 |
adjective | verb | verb | to phrases
| |||
| şaşkın (Natalya Rovina) | |||
| |||
| âciz kalmak; afallamak; afallaşmak; akılını şaşırmak; akılı şaşmak; apışmak; apışıp kalmak; bozuntuya uğramak; dört yanı deniz kesilmek; ek bent olmak; etekleri ayağına dolaşmak (от спешки, волнения и т.п.); hoşafın yağı kesilmek; kafası bulanmak; kalakalmak; ne olduğunu bilmemek; pusúlayı şaşırmak; sağı solu olmamak; sudan çıkmış balığa dönmek; şaşalamak; şaşkına dönmek; şaşkınlaşmak; tersi dönmek (не знать куда дальше идти) | |||
| ahmaklaşmak | |||
| |||
| kaybetmek (LiutovaM) | |||
| растерянный: 4 phrases in 2 subjects |
| Figurative | 2 |
| General | 2 |